Ben hayal dünyamın günlüğünü tutuyorum sadece...

12 Mayıs 2014 Pazartesi

Bilinmezlik...






En zoru bilinmezlik içinde kaybolmaktır...


Salağa yatıp, O'nunda senin kadar mutlu olduğunu düşünmek tesellisindesin!

Herşeyin yalan olamayacak kadar özel olduğuna inanıyorsun!

İnanmak istiyorsun!

Kaybetmek istemediğini biliyorum...

Yapma!

Şimdi derin bir nefes al...

Öğrettiğim gibi.

Yıllarca provasını yaptığın "Hayatta kalma" eğitiminin final sınavındasın...

Sakin ol!

Korkma, ben senin yanındayım. 

Tüm dünyayı kucaklayabilecek kadar geniş, herşeyi ve herkesi sevebilme kapasitesine sahip o kocaman kalbin!

İnsanlığın, o sorgusuz sualsiz insanlığın...

Ah Kadın...

Seni sevmeyi başaramadılar.

Oysa nasıl da mutlu olmaya hevesli yaşıyordun!

Ağzın kulaklarında...

Senin de aşktan payına düşen bu olsa gerek!

İdare et...

Ben burdayım. 

Hep burada olacağım...

Umudum kırıldı deme sakın, umut soyuttur. 

Sonsuzdur. 

Ve ben umudunu geri kazanman için tüm gücümle çalışacağım...

Hayatta kalmayı başaracağız...

Tut hıçkırığını...

Kendini affetmeyi de öğreneceksin, O'nu da... Hayatı da...  Aşkı da...

Sen sevmek için yaratıldın Kadın.

Kaldır başını ve dik dur!

İyileşeceğiz...


Ben gerçeğim...

2 Mayıs 2014 Cuma

Yeniden başlama rehberi (Evet yürümeyi yeniden öğreniyorum)






 Bazen acılar hiç geçmez zannedersiniz! Bir şeylere tutunma ihtiyacı ile hep bir arayıştasınızdır. İçiniz de büyüyen kocaman yapayalnız bir sevgi vardır. Paylaşmak istersiniz. Ama kimse sizi görmez! Siz kimseye kendinizi göstermezsiniz. Sonra o gelir… Kim olduğunu bilmediğiniz, ama “kim olacağını” bildiğiniz!

Hafızanızı silmek istediğiniz o hiç bitmeyen geceleri anımsamakta zorlanırsınız. Bazılarının buna aşk, bazılarının ise huzur dediğini duyarsınız. İsim vermeye korktuğunuzdan sessizce kabullenirsiniz. Cesaretiniz kırılmıştır! Yalpalayarak yürüyorsunuzdur yollarda! O ana dek! Bir şaka arar zihniniz. Komik olmak için değil! Onun gülümsemesini görmek için. Çünkü güzel gülen adamlar zarar veremez, bilirsiniz.

Gülmek bir devrimdir ve sizi devrimden başka hiç bir şey kurtaramayacaktır… O sevdiğiniz filmler gözünüzün önünden bir bir geçer! Üzülmezsiniz, daha önce hıçkırarak ağladığınız sahnelere… Pişman olursunuz sadece, tüketmiş olmaktan, tükenmiş olmaktan. Aynı aşk ile izleyemeyeceğinizi düşünmekten! Aynı aşk ile yaşayamama korkusundan!

Geç kalmak korkutucu bir eylemdir! Bu yüzden saatim diğer insanlara göre 10 dakika ileridir her daim.
Biliyorum sende benim gibisin. Bugün sana bir sır vereceğim. En sevdiğin filmin dvd’sini al! ( İzleyemediğiniz tüm filmler için) Güzel bir mektup yaz! (çektiğiniz tüm özlemler için) İki poşet çay al! (içemediğiniz tüm çaylar için) Kum saati al! (beraber geçiremediğiniz tüm saatler için) Boş bir çerçeve al! (çekilemediğiniz tüm fotoğraflar için) Bir atkı ör! ( geçiremediğiniz tüm kışlar için) Bir şiir ezberle! (beraber sevemediğiniz tüm şairler için), Bir müzik cd'si hazırla! ( çıkamadığınız tüm yolculuklar için) Onun için bir kutu yap… Bu kutuya umut adını koy… Sonra yapamadıklarını biriktir. O gelene dek… Sonrasını biliyorsun.

Onu deniz kenarına götür. İki çay söyleyin tavşan kanı… Sonra umudunu ona ver! Gerisi kolay…

Karşılıklı çay içmeyen sevgili mi olurmuş? Hiç!

Sevgiler,