Ben hayal dünyamın günlüğünü tutuyorum sadece...

27 Şubat 2016 Cumartesi

Ve Tanrı kadını yarattı, ama onu kimse korumadı...







Kadınların varlık sebebidir ağlamak! Tercih değil. Kadın olmanın sorumluluklarından biridir gözyaşı dökmek... 
Ve Tanrı kadını yarattı… Erkeğin kaburgasından… Göğüs hizasında sevilsin diye… 
Eşit olsun diye, korunsun diye… 
Buna inanma cüretini gösterenleriniz varsa hala, umarım Tanrı denildiği gibi kadınların gözyaşlarını sayıyordur… 
Zira bu dünyada çözülmeyenlerin diğer dünyada çözülme umudu bir kadını ayakta tutan. 
Bizim bizden, bizim Tanrı’nın adaletinden başka sığınağımız yok…

Bazı adamlar sokakta bira içerken gazeteye sararlar… Bira olduğunu bilmiyormuş gibi yaparız bizde… Oyunlarına uyarız.  O gazeteler kadın cinayetleri ile doludur… O adamlar, biralarını sardıkları gibi gazeteye, günün birinde kadınların cesetlerinin üzerini de sararlar başka cinayet haberleri ile… Aslında acınası olan ölü bir kadının cesedinin üzerine magazin sayfasının denk gelmesi değildir. Asıl trajik olan, o kadının birkaç gün önce bir başka ölü kadına üzülmesidir! Biz, bizi öldüreceklerini bile bile güveniriz bazılarına… Minibüs şoförüne, eski sevgilimize, dayımızın oğluna, babamıza, her gün gördüğümüz öğretmenimize… 

Ölümsüz olduğuna inanır tüm insanlar… Kötü şeyler başkalarının başına gelir. Cesaretimiz ile övünürüz… Dar sokaklardan geçmekten, karanlıkta arkamızda bir ayak sesi duymaktan, minibüste son yolcu olmaktan, biraz kısa eteğimize bakan zihniyeti çirkin insanlardan korkarız… Cesaretimizden duvarlar örer ardında korkudan titreriz… Güvenmeyi seçeriz yinede insanlara, kendimiz gibi biliriz herkesi… Ama aslında evrilemedi insanoğlu… Hayvanlığı atamadık içimizden… Sinmekten, sindirilmekten yorgun düştük… 

Ben şanlısıyım. Ailem var, arkadaşlarım, aklım, gücüm… Ve çantamda biber gazım, yatağımın kenarında bıçağım… Benim ellerim var, ayaklarım… Koşarım… Kaçarım… Bana bir şey yapamazlar!
Aynı cümleleri söyleyen bir sürü kadının mezarı içimizde… 

Ölüyoruz, mütemadiyen... Sevilmek yerine, çiçekler dikmek, yeni kurabiye tarifleri öğrenmek, bir sonra ki baharı görmek, kışlıkları kaldırmak yerine ölüyoruz... Öldürülüyoruz ve kimse bizi önemsemiyor... Bizden başka...

Ölen tüm kadınlarıma...

Sonsuz özürlerimle...