Ben hayal dünyamın günlüğünü tutuyorum sadece...

12 Haziran 2011 Pazar

Yaz..



Güneşli bir günde kaybetmek seni..
Buzlu bir limonatanın içine akıtmak gibi gözyaşlarını..
Güneşe ve gündüze yakışır mı hiç ayrılık, acı?
Her şeyin daha steril olduğu bu iklime?
Sen hiç güneşli günlerde yazılmış ayrılık şiirleri okudun mu?
Ve hangi mutsuz son gündüze armağan?
Bana gündüzü yasaklayan bu acı neden?
Sorularım var.. Cevabını kimsenin bulamayacağı..
Güneş kadar yakıcı içimde ki..
Uyuyan canavar yanlış zamanda uyandı..
Sen yanlış zamanda gittin..
Ben yanlış zamanda ağladım..
Güneş yanlış zamanda çıktı..
Yaz erken geldi..
Saçmaladı doğa ana bu kez..
Yada eros okunu yanlış zamanda çekti..
Yapış yapış ellerim..
Tenim..
Gözyaşlarım..
Soğuk bir duş alma vaktidir şimdi..
Buzlu sularda yıkanmanın..
Ve nefesini ne kadar uzun süre tutabileceğine dair kendinle inatlaşmanın vaktidir..
Biliyorum..
Yazın kimse ölmek istemez ama..
Ben baharı bekleyemedim..

2 yorum:

  1. Her zamanki gibi mükemmel olmuş..

    Not: Senin yazdıklarının fotoğrafını da ben çekmek istiyorum..

    YanıtlaSil
  2. O zaman ban ayeni fotoğraflar getir ki bende onların öykülerini yazayım..

    YanıtlaSil