Ben hayal dünyamın günlüğünü tutuyorum sadece...

26 Haziran 2011 Pazar

Merdiven..





Üzgünüm derken sesi bile titrememişti..
Neden üzgün olduğunun yazılı olduğuna inandığım mektup avuçlarının terini emmişti sanki.. Nemliydi.. Belki rutubetli.. Soramadım ona.. Kelimelerin anlamsız olduğu, soru kalıplarının yetersiz kaldığı anlardan biriydi.. Okuma-yazma bilmemeyi umdum.. Öyle olsun istedim.. Okuyamamak. İstedim.. Meğer bana yıllar geçse bile hiç bitmeyecek bir hüzün armağan ediyormuş.. Bir yazı kabiliyeti.. Farkında değildim.. Azalır sandım acım.. Geçer sandım.. Geçmedi.. Yıllar geçti.. Mektup eskidi.. Nemi kurudu.. Gözyaşlarım ıslattı.. Gözyaşlarım kurudu.. Yağmurlar yağdı üzerine.. Ona söylemediklerim birikti.. Seni çok sevdim.. Sen bir çocuğun sahip olabileceği en müthiş şeydin.. İlk oyunum.. İlk keşiflerim.. İlk aşkım.. İlk yalnızlığım.. İlk terkedilişim.. İlk şiirim.. İlk şarkım.. İlk acım.. İlk sarhoşluğum.. Seni çok özlüyorum..

Gitme diyemedim..Affetmiyorum kendimi.. Bir korkak bir aciz gibi diz çöküp yalvarmalıydım sana.. Gitmemeliydin.. Benimle kalmalıydın.. Mektubun bende hala.. Sen benim yazdıklarımdan kurtuldun zannederim.. Çocukluk giysilerin ile birlikte.. Ben atamadım.. Saklayamadım da.. Koyduğum yeri unuttum diyelim..

Bana bir sinema borcun var bilesin.. Bir de karşılıklı içmek lazım.. Birgün cesaretimi topladığımda belki.. Belki bir 5 sene daha sonra..



*** İsmini söylemeyeceğim kimseye.. Duymayacaklar benden.. Gizli öznesin cümlelerimde.. Her paragraf senle başlar şimdi.. Affetme sakın kendini.. Oyun arkadaşın affedene dek seni.. O ıslığı pencerende yeniden duyana dek.. Yeniden o küçük kız olana dek.. Hoşçakal..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder