Ben hayal dünyamın günlüğünü tutuyorum sadece...

18 Ağustos 2012 Cumartesi

Utanmasam masal diyeceğim...


         




 Onu yazmak, Büyülü ama acı verici….


             Aslında her şey Oz  Büyücüsünün şatosuna yol alırken başlamıştı. Ben umut istiyordum o ise unutamayacağı rüyalar. Yolda özgürlük  arayan bir dost edindik. Ve gelecek arayan bir kız. Şato uzaktı. Yorulduk. Yorgunduk… Gelecek arayan kız ve özgürlüğü düşleyen çocuk birbirlerine aşık oldular. Ve tabi ki bu öyküyü yazmamamın nedeni olan rüya isteyen çocukla umut isteyen ben de sevgili olduk. Yürüyemedik ama beraber. Farklı yollardan devam ettik. Ben şatoya ulaştım. Ve beklemeye başladım. Ama orman çok karanlıktı ve onlar yıldızlara bakmaktan korkuyorlardı. Bu yüzden yollarını bulamıyorlardı. Belki kaç kez geçtiler şatonun önünden. Umudumu kaybetmeden bekledim, gelmediler. Bu satırları şatomdan yazıyorum. Artık Gel’in…

P.S: Bir yolculuğun en güzel yanı, bir deste kağıdının ve bir tükenmeyen kaleminin olmasıdır.

                                                                                                           11.10.2010    Ö.Ç

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder