Ben hayal dünyamın günlüğünü tutuyorum sadece...

27 Nisan 2013 Cumartesi

"Karavana"






Bazı yaralar kapanmaz hiç. Sende benim hiç kapanmayacak yaramsın. Seni götürüyorum gittiğim her yere. Şehir şehir geziyoruz şimdilerde seninle. Dünyayı dolaşma fikri var aklımızda. Beraber düşünüyoruz artık. 
Bir sürü şey geçiyor içimden. Seni öldürmek gibi fikirler çoğu zaman. Madden değil tabi. İnsan zihninde ki bir anıyı nasıl öldürebilir bir öğrensem. Öğrenebilsem.
 Bazen kendimi sahilde buluyorum. Böyle elimde pek sevmediğim simit. Parçalara ayırıp martılara atıyorum. Martıları da sevmem, bilirsin. Onları doyuruyorum kendi açlığımı unutmak için.
Yokluğuna sövüyorum gündüz vakti, utanmadan. Çekinmiyorum insanlardan, ağız dolusu küfrediyorum. Öyle küfürler icat etti ki zihnim yokluğuna dair. Duysan utanırsın.  Ben artık utanmıyorum…
 İstanbul çok kalabalık. İçim çok kalabalık. Sıyrılamıyorum bir türlü insanlardan. İnsanlarımdan. Denizler çağlıyor içimde. Balık tutarcasına olta sallıyorum anılarıma. Bazen gülüşün takılıyor aklıma, bazen unutulmuş bir çizme.
Git. Yüzüne, gülüşüne, sesine, huyuna, suyuna, duruşuna kurban olduğum git. Bırak beni. Bir başkasına musallat ol. Git ne olur. Bu ziyaret çok uzun sürmedi mi sence de? 

24 Nisan 2013 Çarşamba

Çekiliş Zamanı...





Merhaba Arkadaşlar,

               Yazı işleri sorumlusu olduğum ve aynı zamanda yazdığım blogum dergisi bu kez de çok keyifli bir çekiliş organizasyonu yapmaktadır. Duyanlar duymayanlara bir zahmet söylesin artık :) Çekiliş sonucu yazarından imzalı 5 adet kitap sizin olacak. Aşağıda ki bağlantıyı tıklayarak gerekli tüm bilgilere ulaşabilirsiniz.



ÇEKİLİŞ için tıkla :)



İyi Şanslar






18 Nisan 2013 Perşembe

Çok sevdim.





Çok sevdim. O kadar çok ki sana hiç söyleyemedim. İçimde biriken kelimeler boğdu beni aslında. Kendimi duymamak için hep yüksek sesle dinledim şarkıları. Bir şarkım oldu hep, böyle her dinlediğimde içimi dağlayan. 

Çok sevdim seni. O kadar ki sustum hep. Anlamanı bekledim. Karşılıksız olduğunu bile bile direndim. Direnişi yakıştırdım kendime.

Seviyor dedim beni bir şekilde. Benim istediğim gibi değil, belli. Ama seviyor işte o da. Kendince, bildiği gibi. Seviyor beni, arkadaş gibi. 

Başkalarını aldım hayatıma, tiksindim kendimden. Korktum hep. Başkasını yanında göreceğim diye. Görüyorum şimdi. Yanyanasınız ve yakışıyorsunuz da üstelik. Ben ucu yırtık cebimde ellerim, yürüyorum boşluğa. Sigara izmaritleri bırakıyorum peşim sıra. Yerle bir dünyam şimdi. 

Şimdi, soluksuz kalma zamanı. Medet ummalı falcılardan. İnanmalı daha çok Tanrı'ya. Umuda sarılmalı şimdi. Zamanla anlaşmalı. Bitmeli. Bir an önce. Kimse görmeden.

Mevsimlerden aşk'ken sokaklarda, evinde buz gibi ümitsizlikle yanma zamanıdır şimdi.

16 Nisan 2013 Salı

Blogum Dergisi Ödülleri için başvurular başladı. Dalınızda en iyi blog olduğunuzu düşünüyorsanız, bekleriz...

                                                                    
Online Blog Dergisi  Blogum'un temellerini Mayıs 2012 tarihinde atıldı.
O zamandan bu zamana kadar, aralıksız olarak tam on bir sayı yayınlandı.
Bu sayılarda tam olarak, 296 farklı blog yazarına yer verildi.
Ortalama olarak da ay da 15.000 internet okuyucusuna ulaşıldı.
Her sayıda Blogum Dergisi ekibi kendisini geliştirdi ve böylece daha da iyi
işler ortaya çıktı.
Blogum Dergisi birinci yılı şerefine,
Blogum Dergisi Ödüllerini; internet üzerinden oylama ile gerçekleştirecek.
Dört farklı kategoride bloglar internet üzerinden oylamaya sunulacak. 
Bu kategoriler; Aile, Moda, Kültür-Sanat ve Hobi olarak belirlendi.
Kategori birincilerine Blogum Dergisi plaketi ve sürpriz hediyeler verilecek.
Başvuru Tarihleri : 15 Nisan -3 Mayıs 2013
Oylama İşlemleri : 5-25 Mayıs 2013
Oylama Sonuçları : 26 Mayıs 2013
Sponsorlar :
Kupon Sihirbazı - http://www.kuponsihirbazi.com/
Bloglar Mahallesi - http://bloglarmahallesi.com/
Başvurularınızı aşağıdaki linklere tıklayıp gerçekleştirebilirsiniz. Aile kategorisi başvuru formu için Tıklayınız.. Moda kategorisi başvuru formu için Tıklayınız..
Kültür-Sanat kategorisi başvuru formu için Tıklayınız.. Hobi kategorisi başvuru formu için Tıklayınız.. Başvuru yapmadan önce bilgi almak için : info@blogumdergisi.com 
adresine mail atabilirsiniz.

3 Nisan 2013 Çarşamba

Sağırdır bazı insanların kalbi...

  



  İnsanlar arasında fark yoktu aslında. Fark beyinlerin çalışma şekillerindeydi...

          Bazen ne yapsan anlatamazsın kendini. Sağırdır bazı insanların kalbi. Onlarında suçu yoktur. Suç, onları sağır edenlerindir. Yarınlarını unutturanlarındır. Ah almaktan korkmayanlarındır suç. Bir sözün bütün bir ömrü sağır edeceğini bilmez bazıları. Ve sen sesini duyurmak için kendini parçalarsın. Duymaz seni, çünkü vazgeçmiştir inanmaktan. Oysa senin ne derin yaraların vardır. Ne çok acımıştır kalbin. Ne çok düşmüşsündür. Toz dumandır için. Ama inanmaktan vazgeçmemişsindir. Çünkü bilirsin ki vazgeçtiğin an çorap söküğü gibi dağılacaktır hayatın. İnanmaktan vazgeçtiğin an bitecektir masalın. Güvenmekten,umuttan,inanmaktan,gelecekten vazgeçmeden yaşama çabasıdır seninkisi. Aşık olabilme ümidini kaybetmemektir.

      10 yıldır müthiş bir sabırla aynı dileği dilemektir.

       Yaşadığın dünyanın her yerinde sağırlaştırılmış insanlar gezmektedir. Düzeltmek istersin zamanında başkasının yaptığı hatayı. Onarmak istersin açtığı yarayı. Kendini anlatabilmek istersin. Anlatsan, anlasa değişecektir bakışı dünyaya. Herkes kötü değildir çünkü. Ama o kadar kırgındır ki duymaz çığlıklarını. Sen yoluna devam etmek zorunda kalırsın. 

            İnsanların ne kadar  korkunç olabileceğini gördüğüm her an, her dakika, her saniye biraz daha sıkı tutunuyorum dünyaya. Çünkü birileri hatırlatmalı insanlığı,insanlara...

           (Tüm yanlış anlaşılmalar için)